Yıldıran bir düşman – Şeytan

 

Neden pek çok insan sabırla dayanmakta başarısız oluyor? Bunun tek bir açıklaması olabilir – hayal kırıklığı.

Bence hayal kırıklığı Şeytan’ın insan soyuna yönelik olarak kullandığı en tesirli silahtır.

Canlarımızın düşmanı olan Şeytan, aklımıza ve yüreğimize karşı çaresizlik, hayal kırıklığı ve ümitsizlik hisleri gönderir. O sinsi ses bize, “Asla işe yaramayacak” der, “Başaramayacaksın. Bir ihtimal o noktaya gelsen bile büyük hayal kırıklığı yaşayacaksın.”

Çölde Sayım 13-14’te İsrail halkı vaat edilen ülkeye girmeden önce Musa’nın oraya casuslar gönderdiğini okuyoruz. Casuslar oraya gittiklerinde süt ve bal akan bir ülke ile karşılaştılar, üzüm salkımları öylesine büyüktü ki iki kişi ancak taşıyabilmişti. Böyle bir yerde kim yaşamak istemez ki? Üstelik burası Tanrı tarafından vaat edilmiş bir ülkeydi.

Casuslar aynı zamanda orada devler ve yüksek duvarlı şehirler olduğunu fark ettiler, “kendimizi onların yanında çekirge gibi hissettik” dediler. İnsanların cesaretini kıran bir rapor sundular böylece halkı korku sardı. O zaman halk arasında bir isyan baş gösterdi ve insanlar Mısır’a, kölelik günlerine dönmek istediler. Vizyonlarını kaybetmişlerdi.

Şeytan işin özünde aslında bunu yapar. Devleri yolunuza çıkartır, bunlar aşılması imkansız gibi görünen engellerdir. Cesaretinizi kıran sözler duyarsınız. Depresyon ve mağlubiyet duygusu hemen içinize siner.

Hayal kırıklığını nasıl mağlup edebilirsiniz? Öncelikle, teşviğin asıl kaynağı olana, Rab’be dönün.

Ne de olsa her mükemmel armağan – hayallerimiz de dahil olmak üzere – O’ndan gelir. İkinci olarak, çevrenizi elinizdeki göreve kendini adamış insanlarla doldurun. Zafer için azimli bir yürek ve ruh gereklidir.

Son olarak, özellikle de ilk aşamalarda, hayallerinizi kimlerle paylaştığınız konusunda seçici olun. Pek çok insan hayallerinizin ve ümitlerinizin gerçekleşmesinin imkansız olduğunu söyler ve imanınızı aşağı çeker. Ama hayatta başarılı olamamalarının sebebi budur! Engellerin ötesini göremezler ve fedakarlıkta bulunamazlar.

Ancak şunu unutmayın, eğer yanlış yönde yol alıyorsanız, dayanma gücü size daha fazla kayıp yaşatmaktan başka bir işe yaramayacaktır!

Kutsal Kitap, danışmanların çokluğuyla bilgeliğin ve güvenliğin olduğunu söyler. Bir arayışa girmeden önce imana ve bilgeliğe sahip kişilerden akıl almak ve Rab’bin önünde O’nu işittiğinize dair güvence almak iyidir. Ve planlarınızı sürekli olarak Rab’be teslim edecek kadar alçakgönüllü olun.

Televizyon istasyonu almak için bu bölgeye ilk geldiğimde insanın teşvikini kıran bazı haberler aldım. Bir kişi sadece pazarlık masasına oturabilmem için bile 500,000 dolara ihtiyacım olduğunu söyledi. Benim 500 dolarım bile yoktu. Avukatlardan biri ise Federal İletişim Başkanlığı’ndan gerekli izinleri alamayacağımı söyledi.

Gerçek şu ki Televizyonu da satın aldık, Federal İletişim Başkanlığı’ndan gerekli izinleri de aldık. İlk sinyali havaya göndermeden önce iki uzun yıl geçti ama o sinyal ne kadar tatlıydı!

İsa dedi ki, sürekli istersen alırsın, ararsan bulursun, kapıyı çalarsan kapı sana açılır (bkz. Matta 7:7).

Eğer fedakarlık etmeye ve azimle ilerlemeye istekliyseniz başarının harika tadı ile tanışacaksınız. Hayallerinizin bile kavrayamayacağı kapılar çok geçmeden size açılacak!

Kaynak: Pat Robertson

 

Duaya Mı İhtiyacınız Var?

Buraya Tıklayın